Hayattan en çok ne isterdin? Güzel bir ilişki? Daha çok para? Endişesiz bir hayat?

Access Türkiye’nin birbirinden kapsamlı, tamamen sizin ihtiyaçlarınıza odaklanmış sınıfları, tam olarak yeni bir siz için ihtiyaç duyduğunuz konulara odaklanıp, hayatınızda hızla sonuç olmanıza olanak sağlıyor. Hayatınızı ödüllendiren eğitimler Access Türkiye’de!

Bu eğitimde;

Para bu dünyanın dönmesini sağlayan yakıttır. Başkalarının sizin etrafınızda olmasına teşvik eden şey paradır. Bunun da “maruz kalma” hissini yaratan bir enerjisi vardır. Para için hep bir formülasyonumuz var. Ev almam için belli bir sene hayat standartımı değiştirmem lâzım. Eşimden özgür olabilmem için daha fazla para kazanmam lazım vs.

Para ile ilgili yarattığın her tanım ona hizmet etmiyorsa para hayatına gelmez. O yüzden parayı hayatında ilk tanımladığın yere bak. Buraya sorularla gideceğiz, vereceğiniz cevapların içinde bakış açılarına bakacağız, yargı var ise yargının oluştuğu noktayı bulacağız. Bu bilgilere ulaştığımız yer ve anlamları sana projekte edilen yer ve kişiler. İşte o nokta, yer ve kişiler; değişime, seçime ihtiyaç olan yerlerdir. Buralardaki değişimleri ve farklılaşmayı da prosesler ve sorularla gerçekleştiriyoruz. Paranın yaratım kaynağı sensin. Çıkış noktan ihtiyaç değil; senin kaynak olduğunu fark etmen.

Eğitimimizde, para akışının neleri takip ettiğin anlatıyoruz. Bunlardan birisi de neşe. Neşe kelimesini biraz açalım. Yüksek sesle kahkaha atıp sürekli güldüğümüz bir duygu tonlamasından bahsetmiyoruz. Hayatımızın akışını şükür noktasında götüren bir neşe duygusundan bahsediyoruz. Bunu da deneyimlemek için sorular soracağız, prosesler yapacağız ve tabi ki her bilginin kaynağına ulaşacağız. Bir soru ile bitiriyoruz; size katkı olmayı seçerek.

Olmak, yapmak, sahip olmak, yaratmak ve oluşturmanın tamamı ile ilgili neyi seçtim ki beni kendi realitemde yaşamaktansa bu realitede yaşamakta tutuyor?

Para yargı ve endişeye değil, neşeye gelir…

Bu eğitimde;

sürekli değişen dünyada, bu değişimin nasıl farkında olacağımızı bulup, nasıl kendimiz olabileceğini konuşacağız. Değişim mi arıyoruz? Arayışta mıyız? Fikirlerimiz ile ilgili “hayal gördüğümüzü mü iddia ediyorlar?” Tüm bunlara rağmen siz daha fazlasını yaratabileceğinizi ve bunun mümkün olduğunu biliyor musunuz?

Bu sınıfta, herkesin kendi yolculuğunda, realitesinde ve dünyasında, neyi değiştirmeyi istediğini dikkate alarak, sorulan sorular ve enerji çalışmasının bir arada yapılması sonucunda elde edilecek değişim var. En büyük resimde gitmek istediğimiz yer ise; bu çalışmaları yapan kişilerin “kendin ol” kavramının enerjisini algılayarak bilinç, farkındalık ve neşe içinde yaratılan dünyaya daha fazla katkı olması.

Yargının ve aptallığın ötesindeki kapasitelere ulaşmamız için bir alan. Yaşamı ve tekrar herşeyi sevme zamanı. Etraftaki herşeyden alıp kabul etme ve sonsuz olasılıklara açılma zamanı. Bunu gerçekleştirdiğimizde doğadan ruhani şeylere destek hattı oluşacak. Etrafınızdaki bedenler, moleküller, dünya, evren ve kendiniz bize katkı olacak. Bu bedenlerin içinde kendimizin neşesi olsak nasıl olurdu? Ne yapacağınızı bilemediğiniz günlerden birisi olduğunda, bunu evrene sorsanız nasıl olurdu? Yaptığınız ya da yapmadığınız seçimlerle mevcudiyete katkı olma zamanı. Yanlış yaptığınızı düşündüğünüz şeyler olsa bile. Doğru yapmadığınıza dair kendinizi yargıladığınız şeyler olsa bile.

Çok fazla şey oluyor dünyada. Eğer ki bunu yeterince tanımlarsak, sınırlarsak, kontrol edersek, en sonunda alıp kabul edebileceğimizi, olabileceğimizi, yaşayacağımızı düşünüyoruz. Aslında gerçekten kontrol etmeyi bıraktığımızda, her neyse o gerekli olmasını düşündüğünüz şey, onu bırakırsak, gerçekten, toplamın içinde yaşamaya başlarsak, buradan gelişip büyürsek, neşe ile dolu olursak, bu realiteden uzaklaşırsak; içinde olmaktansa dışında kalırsak; birlikte büyürüz ve alan oluruz.

Yaşama zamanı. Kendimiz olma zamanı. Değişme ya da seçim zamanı.

Bu eğitimde;

yüksek bir bilinç seviyesine ve muhteşem olasılıkların oluşmasına davetiye olmak adına; ilişkinizi nasıl oluşturacağınıza dair yeni bir bakış açısı sunacağız. Bazen “bu tam bir saçmalık!” diyebileceğiz. Çünkü anlatacağımız şeyler, olayların nasıl yürümesi gerektiğine dair sahip olduğunuz tüm düşüncelerin tam tersini söyleyecektir. İlişkiler ve seks hakkında, şimdiye dek ve uzmanlarca anlatılan her şeye meydan okuyor olabilir. Zaten tüm bu bilgiler gerçekten işe yaramış olsaydı, ilişkilerinizde çoktan özgür, coşkulu ve neşeli olmaz mıydınız?

Üç yüzyıl önceden başlayarak bugüne kadar bilimsel olarak seksüalite kavramının geçirdiği değişimlere bakıyoruz. Sonra bunun ilişkiler dünyasına davranış kalıpları olarak nasıl yerleştiğine? Arkasından da ilişki denildiğinde insanların algısındaki bilgilerin neler olduğunu görüyoruz. Buraya kadar geldiğimizde, bugün cinselliğin ve ilişkilerin içinde bulunduğu platformun ve yapının tam anlamıyla farkına varıyoruz.

Farkına vardık; şimdi ne yapacağız? Bilinç seviyesi ile bu bilgilerin nasıl değişeceğini ve enerji ile de nasıl farklı bir seviyeye taşınacağını öğreneceğiz. Kendimiz ve bedenimizin ilişki için hangi dinamiklere ihtiyacı olduğunu göreceğiz.

En son noktada da “Muhteşem Samimiyet” dediğimiz “onur, güven, müsaade, hassasiyet ve şükran” enerjileri ile tanımlanan yeni İLİŞKİ kavramını deneyimleyeceğiz. Bunun enerjiyi kullanarak bedene nasıl yansıtılacağına bakacağız. Kadın ve erkek kavramlarının bu yeni platformda neleri değiştirebileceğini konuşacağız. Tabi ki sorular ile bitiriyoruz.