THE BARS NEDİR?

Gary Douglas, bir terapi seansı sırasında, kanallık yoluyla kendisine iletilen ve “The BARS” adı verilen 32 noktanın oluşumu ile uygulanan seans öğretisini aldı. Access bilincinin başlangıcı olan bu anda; insanların farklı bir şekilde işlevler yapmalarına, değişimlerine yardımcı olacağına, olasılıklara açık olmak konusunda bir öğreti oluşturabileceğini gördü. Bu konuda oluşan farkındalığıyla, bugün kişisel gelişim ve enerji terapileri dünyası içinde yer alan Access Consciousness®’ın kurucusu oldu.

THE BARS

Başın üzerinde yer alan 32 özel noktaya uygulanan bir enerji seansı. İnsanların farklı şekilde işlev yapmalarına, değişimlerine ve hayatlarında olasılıklara açık olmalarına yardım eden bir terapi.

Bedenimizle bağlantılı bu 32 nokta, herhangi bir zamanda yarattığımız veya aldığımız; düşünce, fikir, inanç ve görüşleri saklar. Bu noktalar; sözel proseslerle ele aldığımız, kaynak olarak tanımladığımız bilgilere dayalıdır. Bu nedenle barsların çalıştırılması, dinamik bir ihtiyaçtır.

Bars noktaları; bedeninizle doğrudan bağlantılıdır. Barsların çalışmaya başlamasını takip eden zaman içinde; düşüncelerin, duyguların, hislerin ve enerjilerin hücreler üzerinde yarattığı etkileri de serbest bırakır.

Bilimsel bir dille anlatmak istersek, The Bars; baştaki 32 noktaya dokunarak hayatınızın o alanını sınırladığımız düşüncelerin elektriksel donanımını temizlemeyi içeren, dinamik değişime yönelik, uygulamalı bir vücut işlemidir.

Mucize değişimi yaşamak için siz de Access Türkiye’de The Bars terapisine katılın!

The Bars’ı Access Türkiye’de bireysel şekilde seans olarak almanın yanı sıra, nasıl yapıldığını öğrenmek için eğitimini de alabilir, şifa ve farkındalık dolu yeni bir dünyaya adım atabilirsiniz.   The Bars Eğitimi, 15 yaş ve altı için ücretsiz, 16 & 17 yaş için yarı ücretli, 18 yaş ve üzeri için de normal şekilde ücretlendirilmektedir.

THE BARS SEANSI ya da EĞİTİMİ ALMAYI DÜŞÜNENLERİN DİKKATİNE The Bars Seansı ya da The Bars Eğitimi almayı seçtiğiniz kişi; Access Consciousness® tarafından yetkilendirilmiş, lisanslı ve sertifikası hâlâ aktif olan bir eğitmen olmalıdır. İletişimde olduğunuz kişinin aktif bir eğitmen olup olmadığını bu sayfadan kontrol edebilirsiniz.

THE BARS ARAŞTIRMA SONUÇLARI

The Bars terapisinin tıp ve bilimsel dünyadaki araştırmalarıyla ilgili, son zamanlarda yapılan, dikkat çekici 2 bilimsel araştırma mevcut. Bunlardan ilki;16 yıllık Nörolog Dr. Jeffrey Fannin’in yaptığı çalışma, bir diğeriyse; Dr. Lisa Cooney’nin düzenleme termometrisi yöntemiyle yaptığı araştırma.

#1 DR. JEFFREY FANNIN

BARS TERAPİSİ HAKKINDA GERÇEKLEŞTİRDİĞİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA SONUÇLARI

Nörobilim adamı Dr. Jeffrey’in şahsi duygusunu aktardığı cümleleri şöyle: “Neticeleri görünce çok şaşırdım. Birçok beyin şekilleri ve koşulları gördüm, ancak bu hayatımda karşılaştığım ilk bulgu. İlk defa, bir beynin size birazdan anlatacağım şeyleri yaptığını gördüm. Beni bu kadar şaşırtmak çok kolay değil. The Bars’ın yarattığı sonucu iki alana ayırıp, farklı perspektiften anlatmak istersek, bilimsel ve psikolojik olarak iki sonucumuz bulunmaktadır.”

“Tutarlılık / uyumluluk beynin bilgiyi işleme şeklidir. Bunun iki türü vardır; düşük tutarlılık – yüksek tutarlılık. Evren ve tutarlılık / uyumluluk daha yüksek seviye bilince izin veren şeylerdir. Evrenle tutarlılık arasındaki bu ilişkinin çok önemli olduğunu bilecek seviyede bilimsel çalışmaya imza attım. Kişiler, eksiksiz kalp ve beyin tutarlılığı / uyumu olduğu zaman, metot ne olursa olsun, bu sihirli deneyimi yaşamaya ve sıraya giren enerjileri elde etmeye başlıyorlar. Bars uygulamasında gördüğüm, sadece bütün bir fiziksel uyumlanma değil, evrenle uyumlanma.”

“Beynin, Talamus diye adlandırılan, bütün bu frekansları düzenleyen bir bölümü vardır. Talamus, koku duyusu hariç, tüm sistemlerden gelen duyular için bir kapı olarak kabul edilir. Ayrıca amaca yönelik bilinçli davranışlardan sorumludur. Vücuda gelen çeşitli uyaranlara bir çeşit filtre görevi yapar. Bu sayede konsantrasyon sağlanabilir. Talamus’un büyük bir kısmı beyin yarım kürelerine gelen ve giden sinirlerin geçiş bölgesidir. Tüm duyusal impulslar büyük beyne giderken Talamus’tan geçer, duyusal uyarım burada oluşur.”

“Koku hariç, tüm duyusal uyaranlar için ara istasyondur. Uyaranları; azaltma, güçlendirme, iletmeme fonksiyonu mevcuttur. Önemsiz uyaranlar filtrede azaltılırken, önemliler artırılır.”

“Bu sayede konsantrasyon mümkün olmaktadır, bu yolla istemli hareket düzenlenmesinde önemli rol oynar. Talamus’un üstünde Talamik Kapı (ara beyin) adlı bir şey vardır. Talamik Kapı’da, bir dizi ağ biçimi hücre olarak adlandırdığımız hücreler vardır. Bu ağ biçimi hücreler, diğer hücrelerin kendilerine bağlanmalarına izin verir; böylece beynin dışında, beden ekseniyle ilgili bir hücre sütunu büyür ve “Taç Çakra” adını verdiğimiz yere gelir. Bu, vücudun antenidir. Böylece sahadan salınım, titreşim olarak adlandırdığımız şey geldiğinde, taç çakranız boyunca içeri girer, Talamik Kapı’ya doğru aşağı iner ve beyninize girer. Bütün bu frekanslar burada dağıtılır, sonra da tınlama haline gelir. Bedeninizdeki hücreler bu enerjiyle tınlar.”
“O halde bir düşünceniz olduğunda, bu nereden gelir? Bu, aşağıda beyninizin Korteks Altı Bölgesi’nde başlar. Talamik Kapı boyunca yukarı gider, Taç Çakra alanına gelir ve saha ile etkileşime geçer. Eğer bu enerjiyi tutarsanız ve bu enerjiyi 68 saniyeliğine dışarı çıkartırsanız, ortaya çıkan şey dalga enerjisidir. Bunu, o zaman süresince bir kez tuttuğunuzda, biraz önce duyduğunuz ve yaptığınız görüntüleme oluşacaktır. Bırakmanın arkasından, şimdi beyindeki parçacık enerjisini etkileyecek ve yeteri kadar enerji kütlesine sahip olacaktır. İşte burada, geçiş devreye girer.”

“O nedenle, bu düşünceleri ne kadar uzun tutarsanız, o kadar uzun süre onlarla çalışırsınız.”

“İşte Bars; bu enerjinin ve beynin aktif olma performansının maksimum seviyeye gelmesini sağlıyor. Ortaya çıkan sonuç muhteşem ve eminim ki her biriniz, bu enerjiyi kendi içinizde onunla çalışmaya başlayarak kullanma yeteneğine sahipsiniz.”

Nörobilim Adamı Dr. Jeffrey Fannin’in de dediği gibi

“Bars, bilim dünyasının bulduğu bir sihir değildir. Bilim, sadece neler olup bittiğini ve birey olarak nasıl olup ta sizin başınıza geldiğini bilmenize yardımcı olur.”

#2 TERMOMETRİ YÖNTEMİ

Dr. LISA COONEY’NIN DÜZENLEME TERMOMETRESİ YÖNTEMİ İLE GERÇEKLEŞTİRDİĞİ ARAŞTIRMA

Termometri; Amerika’da, biyolojik tıpta yeni bir çağ açan teşhis yöntemi olarak tanımlanan bir atılımdır. Sonuçlar, genelde tanı konmasından yıllar önce hastalık tespitine katkı sağlayabilecek faktörleri teşhis edebileceğini klinik olarak kanıtlamaktadır.

Almanya’da ortaya çıkmış, Ortodoks tıpta ve tamamlayıcı tıpta natüropati uzmanları ve dişçiler tarafından kullanılmıştır. Gelişmiş teknolojisi radyoloji, nörobiyoloji, tıbbi biyoloji ve kızılötesi tıp teknolojisi alanlarındaki liderler tarafından desteklenmektedir.

TERMOMETRİ NEDİR?
Vücudun Otomatik Sinir Sistemi (OSS) cevabını uyarması için ısı-düzenleyicinin kullanıldığı fonksiyonel bir testtir.
Termometrinin gösterdikleri şöyledir: Vücut toksisitesi, vücudun detoks olma kapasitesi, vücutta bağışıklık sisteminin yüklendikleri, endokrin dengesizlikleri, organ-sistem fonksiyonları ve sağlıklı dolaşımın vücutta hangi seviyelerde olduğudur.

  • Vücudun içinde tüm olanların grafik sunumunu verir.
  • Nazik ve acısızdır.
  • Cerrahi müdahalesiz teknolojiye sahip bir yöntemdir.
  • Ayrıntılı hasta raporu sunar.

OSS’nin Isı Düzenlemesi’ne gösterdiği tepkiler, ana organlar, bez sistemi, lenf sistemi, dişler, bağışıklık sistemi ve kas-iskelet sisteminde var olan bozuklukları adresler.

Seçilen kişilerde görülen rahatsızlıkları bir havuzda toplarsak; sindirim problemleri, her iki gözde akıntı, eklem ağrısı, alerjiler, hemoroid, baş ağrısı, genel vücut ağrısı, sindirim sorunları, uyuşukluk hali, kafa karışıklığı, kronik ağrılar, kanser tedavisi sonrası komplikasyonlar, lenf sistem sorunları.

Yapılan The Bars, ileri düzey vücut terapileri ve enerji terapileri sonrasında alınan sonuçları aşağıda sıraladık.

Bunun dışında, Termometri ölçümü ile yapılan araştırmada tüm vücut bölgelerindeki ısıl değerlemelerinin de olduğu ölçüm diyagramlarını gördüğümüz anda, The Bars ve tüm terapilerin bir kez daha yarattığı mucizevi değişimleri bilimsel olarak da gözlemlediğimiz bir alana sahip olduk.

  • Sağlıklı bir düzenleme için vücudun hızlı bir biçimde detoksu
  • Organların hücresel fonksiyonlarının iyileşmesi
  • Vücudun fizyolojik değişimi uyarma kabiliyeti
  • Bağışıklık sisteminin üzerindeki yükün azalması ve sistemin fonksiyonunun iyileşmesi
  • Tüm vücut dolaşımında hızlanma
  • Psikosomatik travma kalıplarının ortadan kalkması
  • Tıkanıklık, iltihap, toksisite de azalma
  • Hastalık ve kronik rahatsızlıkların erken uyarı belirtileri
  • Zihinsel netliğin, problem çözme becerisinin ve motivasyonun artışı
  • Depresif ve kaygı eğilimlerini ve kaygı eğilimlerin yönetme kabiliyetinin artışı
  • Belirgin bir şekilde neşe, mutluluk ve enerji artışı
  • Cerrahi müdahaleden sonra daha çabuk iyileşme sürecinin sağlanması ve acının azalması
  • Davranışsal kalıpların, bağımlılıkların ve fizyolojik düzensizliklerin ortadan kalkması
  • İçsel ve kişilerarası çatışmaların azalması
  • Rahatsızlıklara bağlı olarak ortaya çıkan stres ve travmaların azalması
  • Daha huzurlu bir hâl alanına sahip olmak
  • Daha derin bir rahatlama ve kesintisiz uyku sağlaması

The Bars’ı deneyimlemek ve hayatınızı nasıl değiştireceğini gözlemlemek sizin seçiminiz…